Bir zamanların kahramanı, bugün öfkenin hedefinde
Aydın’da halk isyan etti.
Bir zamanlar “Topuklu Efe” olarak alkışlanan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, bu kez sahneden yuhalanarak indirildi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nden seçilip AKP’ye geçen Çerçioğlu, katıldığı gençlik festivalinde sahneye çıktığında binlerce kişi tarafından protesto edildi. Kalabalık o kadar öfkeliydi ki, Çerçioğlu sahneyi terk etmek zorunda kaldı.
Bu sadece bir konser sahnesi değildi.
Bu, halkın ihanete verdiği cevaptı.
Sandıkta CHP’ye oy verip, sonra o oyları iktidara peşkeş çeken bir siyasetçiye verilen en net mesajdı.
Bir zamanların “Topuklu Efe”si, bugün menfaatin sembolü
Bir dönem “Topuklu Efe” olarak parlatılan Çerçioğlu, belli ki menfaatin, baskının ve tehdidin önünde topuklarıyla değil, çıkar hesaplarıyla AKP’ye geçti.
Ve halk, bu dönüşü affetmedi.
Kısa süre önce kendi düzenlediği konserin boş kalması da aslında bir işaretti.
Bu kez konser alanı doluydu, ancak bu defa alkışlar değil, yuhalar yükseldi.
Sahneye AKP Aydın Milletvekili Seda Sarıbaş ile birlikte çıkan Çerçioğlu, kalabalığa dönüp “Memnun musunuz?” diye sordu.
Cevap nettir:
Yuhalama, ıslık, öfke!
Halkın sesi susturulmaz
Yüzü dondu, tebessümü yapışık kaldı.
“Harikasınız” dedi — ama o gece harika olan tek şey halkın tepkisiydi.
O da anladı; artık sevilmiyor, istenmiyor.
Ve sahneyi topuklayarak terk etti.
Organizatörler müziği bastırmaya çalıştı, ama halkın sesi susturulmaz.
Çünkü bu öfke kişisel değil — bu öfke siyasi ahlaksızlığa karşı.
O koltuk halkındır
Seçildiğin partiyi bırakıp iktidarın kucağına oturuyorsan,
artık o koltuk senin değildir.
O koltuğun gerçek sahibi, seni oraya taşıyan halktır.
Ve halk bugün çok açık konuştu:
“Bizi kandıran, bizi satan, bizim irademizi pazarlık konusu yapan hiç kimseye saygımız yok!”
Bu tepki, siyasetin en doğal denetim mekanizmasıdır.
Kim ki seçmenin güvenini kendi çıkarı için kullanır,
toplumdan da o kadar sert bir yanıt alır.
Yuhalama bir umudun işaretidir
Toplumun bu refleksi — yuhalaması, protestosu, öfkesini göstermesi — çok önemlidir.
Susmayan toplum, hâlâ umut taşıyan toplumdur.
Ve belki de en önemlisi:
Bu ülkede hâlâ “halkın sesi” susturulamıyorsa,
hâlâ “yuh” çeken insanlar varsa,
bu ülke için umut hâlâ var demektir.
